Metabolik sendrom dünyada giderek daha fazla sayıda insanı etkileyen önemli sağlık sorunlarından biridir.
Metabolik sendrom; diyabet, bozulmuş açlık glikozu, bozulmuş glikoz toleransı veya insülin direnci ile birlikte, hipertansiyon (yüksek tansiyon), hiperlipidemi (yüksek yağ oranı), obezite ve mikroalbuminüriden (idrarda fazla albümin görülmesi) en az ikisinin birlikte görülmesi olarak tanımlanmaktadır.
PATOGENEZ (HASTALIĞIN GELİŞİMİ)
1.İnsülin direnci ve glikoz metabolizması
Metabolik sendrom bileşenlerini taşıyan birçok insanda, insülin kaynaklı glikoz metabolizması bozuklukları olduğu yapılan çalışmalarla ortaya çıkmıştır.
2. İnsülin direnci ve lipid (yağ) metabolizması
İnsülin direnci ve yağ dokusunda artışın, tip 2 diyabet oluşumunda iş birliği içinde olduğu görünmektedir.
TEDAVİ
Metabolik sendromda, kalp-damar hastalığı ve tip 2 diyabet riskini azaltmak temel hedeftir. Hasta, öncelikle kalp-damar hastalığı açısından kapsamlı incelenmelidir. Tedavi hedefleri, insülin direncine neden olan yaşam tarzı değişiklikleri ile gerekli koşullarda ilaç tedavisinin başlanmasıdır.
Fiziksel egzersizler, dengeli beslenme ve kilo kaybı en temel tedavi yaklaşımlarındandır.
Güven, G. S., & Gürlek, A. (2004). Metabolik sendrom ve insülin direnci. Acta Medica, 35(2), 96-99.